İçindekiler
Affetmek, Affetme Psikolojisi, İntikam, kin ve nefret…
“En yakın arkadaşım bana bunu nasıl yapar, ondan nefret ediyorum, benim hayatımı mahvetti,” gibi ifadeler size de tanıdık geliyor olabilir.
Bu duygulara günlük hayatımızda ne de çok rastlarız.
Eğer siz de affetme psikolojisi konusunda destek almak isterseniz yüz yüze veya whatsapp görüntülü konuşma üzerinden ücretsiz 15 dakikalık ön görüşme randevusu alabilirsiniz.
Neden Biz?
Danışan, toplum ve eğitim odaklı çalışmalar yürüten multidisipliner bir merkez olan Dünya Danışmanlık ve Psikoloji Merkezi Uzman Klinik Psikolog/Psikoterapist Fundem Ece tarafından kuruldu.
Danışmanlık ve psikoloji faaliyetlerimizle toplumun çekirdeğini oluşturan çocuk, genç ve yetişkin bireylere, çift ve ailelere destek sunuyoruz.
Randevu talepleriniz için bizimle WhatsApp butonları üzerinden veya doğrudan iletişime geçebilirsiniz.
👇
Arkadaşlarımız tarafından hüsrana uğratıldığımızda, bir diğer deyişle sırtımızdan bıçaklandığımızda, sevdiklerimiz tarafından terk edildiğimizde ya da fiziksel/duygusal saldırıya uğradığımızda karşı taraftakini suçlu olarak görme ve o kişiye karşı kin, nefret duyma eğilimimiz vardır. Bu nefret ve kin çoğu zaman yapılan hatanın karşılığında intikam dediğimiz, kısasa kısas tutum ile dışarıya vurulabilir. Kin, bize duygusal açıdan zarara uğratan kişiye karşı kendimizi ruhsal olarak korumak, savunmak için ördüğümüz buzdan duvardır. İntikam ise bu duyguyu dışa vuruş eylemidir. Anaokulunda kendisine zorbalık yapıp, “sen çok aptalsın” diyen bir çocuğun gidip o kişinin silgisini çalması bile bir intikam örneğidir. Çocuk yaştan itibaren şekillenen bu duygu ve düşüncelerin ruh sağlığına yıpratıcı etkileri olabilir. Affetmek ise kin ve intikam yerine tercih edilebilecek bir diğer yoldur. Bazılarımıza göre affetmek diğer yollara göre daha zordur fakat özünde affetmek daha yapıcı ve rahatlatıcı etkiye sahiptir.
Affetmek Ne Değildir?
Affetmek, bir şeyin, kişinin veya durumun önemini yitirmesi değildir.
Çoğumuz affetmeyi, unutmak olarak düşünebilir. “Bana yapılan yanlışı ve onun yaptıklarını unuttum.” diyenlerin sesini buradan duyar gibiyim fakat affetmekle unutmak arasında oldukça ince bir çizgi vardır. Affetmek unutmak değildir.
Affetmek güçsüz olmak değildir.
Yapılan yanlışı veya olayı hiç yaşanmamış gibi yapmak da değildir.
Affetmek Nedir?
Affetmek kavramı farklı şekillerde tanımlanabilir çünkü diğer duygular gibi affetme sürecinde deneyimlenen duygu, düşünce ve hisler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. “Affetmeyi” tanımlamamıza en çok yardım eden kelime “barış” olabilir. Affetmeyi bir kişiyi, kendini veya içerinde bulunduğu durumu kabul edip kurulan olumsuz ilişkiden ayırarak özgür bırakmak olarak tanımlarken, hayatla barış kurmak olduğunu da düşünmektedirler.
Affetmek, mağdurun kabahatli kişiye karşı olan duygu, düşünce ve intikam kovalama gibi davranışlarının azalması ve nötrleşmesidir de diyebiliriz. Affetmek yukarıda saydığım “affetmek ne değildir?” maddeleri yerine, kabullenerek ve barışı sağlayarak yola devam etmektir.
Affetmenin Faydaları Nelerdir?
Günümüze kadar affetmenin yararlarını ve affedici olan insanları affedemeyen insanlardan ayıran özellikleri inceleyen bir sürü araştırma yapılmıştır. Bu araştırmaların sonucunda affetmenin hem psikolojik hem de fizyolojik faydaları olduğu bulunmuştur. Yaptıkları araştırmalarda affeden insanların affedemeyen insanlara oranla daha fazla pozitif duyguları deneyimlediklerini bulmuştur. Pozitif Psikoloji bu pozitif duygular arasında mutluluk ve zevkli zaman geçirme vardır. Affetmek kişide tatmin edici duyguları ortaya çıkarmış ve profesyonel/kişisel gelişime fayda sağlamıştır. Aynı zamanda affeden insanlar hayatlarını genel olarak daha sakin ve rahat sürdürebildiklerini belirtmişlerdir.
Affeden insanların özgüveninde, kendiyle barışık olmasında, kendini sevmesinde artışlar dikkat çekmektedir. Empati yeteneklerini geliştirip, problemlere karşı pozitif tutumla ve yargılamadan yaklaşmalarını sağlamaktadır.
Affetme’nin Psikolojik Etkisi
Affetme psikolojisi anksiyete, kaygı, depresyon, agresyon ve öfke problemlerine faydaları bulunmuştur
Öz saygıda artış sağlamaktadır.
Kendini affeden bireylerde daha az yeme bozukluklarına rastlanmaktadır.
Affetmeyen insanlarda affeden insanlara oranla kronik strese daha çok rastlanmaktadır. Yani affetmek kronik stresi azaltır.
Fizyolojik Etkileri
Solunum problemlerine faydası vardır. Daha sakin ve rahat nefes alıp vermemizi sağlar.
Kalp ritmini düzenler.
Affetmemek genel olarak kronik stresi arttırdığı için stresle alakalı diğer fizyolojik rahatsızlıkların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Buna örnek olarak stres hormonu olan kortizol seviyelerinde dalgalanmalar, kan basıncında değişimler ve kalp ritminde düzensizlikler görülebilir. Bu tarz değişimler kontrol altına alınmaz ise farklı rahatsızlıklara dönüşme ihtimali vardır.
Neden Affetmeliyiz?
Affetmek ruh ve beden sağlığımız için çok önemlidir. Affeden insanlar, olumlu bazı özellikleri kişiliklerine katmada daha başarılıdırlar çünkü benlik saygısı, kişisel gelişim ve empati yeteneğinin oluşmasında büyük etkisi vardır. Aynı zamanda affeden bireyler daha az narsistik, sömürücü, pasif agresif ve sinirlilerdir. Bu tarz duygu ve davranış değişimleri stresi, stresle alakalı biyolojik değişimleri ve depresyonu kontrol almada faydalıdır. Kısacası iç huzurumuzu sağlayabilmek ve kendimizle barışık bireyler olabilmemiz için affetmek çok önemli bir aşamadır.
Zeynep Yıldırım
Sorumluluk Reddi: Söz konusu bu tür bilgiler Site’de yalnızca bilgilendirme amacıyla yayınlanmaktadır ve doktorunuz ya da eczacınızın tavsiyelerinin yerini almaz. Bu bilgiler hiçbir koşulda bir hastalığın veya fiziksel problemin tıbbi tanısını koymak için kullanılmamaktadır site üzerinden durumunuzla ilgili endişelerinizi ve sorularınızı sorabilirsiniz. Bununla birlikte her durumda doktorunuza ya da eczacınıza başvurmanız gerekir.
Uzmanlık alanları: Çocuk, Ergen, Yetişkin, Aile, Çift, Cinsel Terapi.
Okan Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nü tam burslu kazandı. Psikoloji Bölümü’nü (%30 İngilizce) burslu okurken başarısı sayesinde Çift Anadal Programı’na kabul edilerek Sağlık Yönetimi Bölümü’nü de tamamladı.